869- EYYAM-I KUR’ANİYE ايام قرآنيه : (Eyyam-ı şer’iyye de denilir.) Kur’an-ı Kerim’e göre olan günler ki, bu günler gayet muhteliftir. Şöyle ki: Semavatta herhangi bir kürenin kendi etrafında bir defa dönmesi ile o kürenin kendi günü mensub olduğu güneşin etrafında bir defa dönmesi ile de senesi meydana gelir. Böylece semavatta hikmet-i İlahiye ile günler ve seneler çok çeşitlidir ve dolayısıyla zaman mefhumu da değişiktir.

Kur’anın 6666 sene hükümran olacağını bildiren Bediüzzaman Hazretlerinden bu hükmün izahını isteyen talebesine yazdığı cevabında, eyyam-ı Kur’aniye de izah edildiğinden bu cevab aşağıya alınmıştır:

«Ayât-ı Kur’aniyenin adedi 6666 olmakla, envar-ı Kur’aniye ve hakikat-ı Furkaniye eyyam-ı Şer’iye ile 6666 sene kadar Küre-i Arzda hükmü cereyan edeceğine işaret ettiğine dair sualinize o vakit zihnim başka yere müteveccih olduğu için izahlı cevab veremedim. Sonra bana ihtar edildi ki: Asım’ın suali ehemmiyetlidir, cevab ver. Ben de o ihtara binaen üç esasla bir parça izah edeceğim:

870- Birinci Esas: Nasılki Nur-u Muhammedî ve hakikat-ı Ahmediye Aleyhissalatü Vesselâm, divan-ı nübüvvetin hem fatihası hem hatimesidir. Bütün Enbiya, onun asıl nurundan istifade etmeleri ve hakikat-ı diniyenin neşrinde onun muinleri ve vekilleri hükmünde oldukları, nur-u Ahmedî Aleyhissalatü Vesselâm cebhe-i Âdem’den ta Zat-ı Mübarekine müteselsilen tezahür edip neşr-i nur ederek intikal ede ede ta zuhur-u etemle kendinde cilveger olmuştur. Hem mahiyet-i kudsiye-i Ahmediye Aleyhissalatü Vesselâm, Risale-i Mi’rac’da kat’i bir surette isbat edildiği gibi, şu şecere-i kâinatın hem çekirdek-i aslîsi, hem âhir ve en mükemmel meyvesi olmuş. Öyle de hakikat-ı Kur’aniye, zaman-ı Âdem’den şimdiye kadar hakikat-ı Muhammediye Aleyhissalatü Vesselâm ile beraber müteselsilen Enbiyaların suhuf ve kütüblerinde nurlarını neşrederek gelegele ta nüsha-i kübrası ve mazhar-ı etemmi olan Kur’an-ı Azimüşşan suretinde cilveger olmuştur. Ve bütün Enbiyanın usul-ü dinleri ve esas-ı şeriatları ve hülasa-i kitabları Kur’anda bulunduğuna, ehl-i tahkik ve ehl-i hakikat ittifak etmişler. Bu sırra binaen, fetret-i mutlakanın zamanı ihraç edildikten sonra, rivayet-i meşhure ile1 zaman-ı Âdem’den kıyamete kadar, eyyam-ı Şer’iyye ile tabir edilen 7000 seneden fetret-i mutlakanın zamanı tarhedildikten sonra 6666 sene kadar Din-i İslâm’ın sırrını neşreden hakikat-ı Kur’aniye Küre-i Arz’da ayrı ayrı perde altında neşr-i envar edeceğine, âyâtın adedi işaret ediyor, demektir.

871- İkinci Esas: Malumdur ki, Küre-i Arz’ın mihveri üstündeki hareketiyle gece-gündüzler ve medar-ı senevî üstündeki hareketiyle seneler hasıl oluyor. Güneşle beraber her bir seyyarenin belki sevabitin ve Şems-üş Şümus’un dahi her birinin mihveri üstünde eyyam-ı mahsusalarını gösteren bir hareketi ve medarı üzerinde deveranı dahi bir nevi seneleri gösteriyor. Hâlik-ı Arz ve Semavat’ın hitabat-ı ezeliyesinde o eyyam ve seneleri dahi irae ettiğine delili şudur ki:

Furkan-ı Hakim’de (32:5) (70:4)

 يَعْرُجُ اِلَيْهِ ف۪ى يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُٓ اَلْفَ سَنَةٍ مِمَّا تَعُدُّونَ

تَعْرُجُ الْمَلٰٓئِكَةُ وَالرُّوحُ اِلَيْهِ ف۪ى يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُ خَمْس۪ينَ اَلْفَ سَنَةٍۚ

gibi âyetler isbat ediyorlar. Evet kış günlerinde ve şimal taraflarında gurub ve tulu’ mabeyninde dört saatlik günden ve bu iklimde kışta sekiz-dokuz saatlikten ibaret olan eyyamlardan tut, ta Güneşin mihveri üstünde bir aya yakın mahsus gününden tut, ta Kozmoğrafyanın rivayetine göre ta (Rabb-üş Şi’ra) (53:49) tabiriyle Kur’an’da namı ile edilen ve Şemsimizden büyük “Şi’ra” namındaki diğer bir şemsin belki bin seneden ibaret olan gününden dahi tut git ta Şems-üş Şümus’un mihveri üstündeki elli bin seneden ibaret bir tek yevmiye kadar eyyam-ı Rabbaniye var.

İşte Semavat ve Arz’ın Rabbı o Şems-üş Şümus’un ve Şi’ranın Hâlikı hitab ettiği vakit, o Semavat ve Arz’ın ecramına ve âlemlerine bakan kudsi kelâmında o eyyamları zikreder ve zikretmesi gayet yerindedir.

872- Madem eyyam’ın lisanı Şer’îde böyle ıtlakatı vardır. İlm-i Tabakat-ül Arz ve Coğrafya ve Tarih-i Beşeriyet ülemasınca nev-i beşerin yedibin sene değil belki yüzbinler sene geçirdiğini teslim de etsek, Âdem’den kıyamete kadar ömr-ü beşer yedibin senedir olan rivayet-i meşhurenin sıhhatına ve beyan ettiğimiz 6666 sene nur-u Kur’an hükümferma olduğuna münafi olamaz ve cerhedemez. Çünki eyyam-ı Şer’iyenin dört saatten elli bin seneye kadar hükmü ve şümulü var. Fakat nefs-ül emirdeki eyyamın hakikatı o rivayet-i meşhurede hangisi olduğu şimdilik bu dakikada kalbime inkişaf ettirilmedi. Demek o sırrın inkişafı münasib değil.

873- Üçüncü Esas: لاَ يَعْلَمُ الْغَيْبَ اِلاَّ اللّٰهُ Şu mes’elede şimdilik delilini gösteremiyeceğim bir müddeayı beyan ediyorum. Şöyle ki: Şu dünyamızın bir ömrü ve şu dünyadaki Küre-i Arz’ın dahi ondan kısa diğer bir ömrü ve Küre-i Arzda yaşayan nev-i insanın daha kısa bir ömrü vardır. Bu birbiri içinde üç nevi mahlukatın ömürleri, saatin içindeki dakika, saniye, saatleri sayan çarkların nisbeti gibidir. Nev-i insanın ömrü, Küre-i Arz’ın iki hareketiyle hasıl olan malum eyyam ile olduğu gibi zihayatın vücuduna mazhar olduğu zamanından itibaren Küre-i Arz’ın ömrü ise merkez-i irtibatı olan Şems’in hareket-i mihveriyesiyle hasıl olan eyyam ile olması hikmet-i Rabbaniyeden uzak değildir. Şu halde nev-i insanın ömrü yedibin sene eyyam-ı malume-i Arziye ile olsa, Küre-i Arz’ın hayatına menşe olduğu zamandan harabiyetine kadar eyyam-ı Şemsiye ile ikiyüzbin seneyi geçer. Ve âlem-i bekadan ayrılıp Küremize bakan Şems-üş Şümus’un işarât-ı Kur’aniye ile her günü elli bin senelik olmasına binaen yedibin sene o eyyam ile 126 milyar sene yaşarlar.

Demek eyyam-ı Şer’iye tabir ettiğimiz eyyam-ı Kur’aniyede bunlar dâhil olabilir. Semavat ve Arz’ın Hâlikı, Semavat ve Arza bakan bir kelâmıyla Semavat ve Arz’ın sebeb-i hilkati ve çekirdek-i aslîsi ve en mükemmel âhir meyvesi olan Habib-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’a karşı hitabında o eyyamları istimal etmek, Kur’anın ulviyetine ve muhatabının kemaline yakışır ve ayn-ı belâgattır.

وَالْعِلْمُ عِنْدَ اللّٰهِ وَاللّٰهُ اَعْلَمُ بِاَسْرَارِ كِتَابِهِ » (Risale-i Nur’dan Rumuzat-ı Semaniye adlı elyazma bir eserden)

1 R:E. sh:208

Yukarı Çık