2809- NAMUS ناموس : Irz, iffet, edeb, haya. *Şeriat. *Melaike. *İrade-i İlahiyenin tecellisi. *Nizam. *Emniyet ve istikamet gibi faziletlerin muhassalası olan pek kıymetli haslet. *Bir kimsenin mahrem, gizli esrarı olup işleri ve hallerinin içyüzüne vâkıf ve muttali kimseye denir. Hayırlara ait gizli hallerinin hâmil ve vâkıf olan. Bu manada Cebrail Aleyhisselâm’a ıtlak olunur. Sair melaikenin vâkıf olmadıkları vahyin sırlarına vâkıf ve mahrem olması cihetiyle ona “Namus-u Ekber” denilmiştir. *Hâzık. Mahir. *Av ve tuzak. *Nemmam manasıyla fitneci ve koğucu.*Birisinin hilesine siper ettiği şeye ve arslan yatağına da bu mana verilmiştir. *Temizlik, doğruluk. (Bak: Tesettür)

Atıf notları:

-Kanun emirdendir, namus iradedendir, bak: 839.p.

-Kadında namus mefhumunun bir tarifi, bak: 3782/1.p.

Yukarı Çık