2610- MUHARREMAT محرّمات : Haramlar, haram edilen şeyler. Dinimizde helal olmayan şeyler. (Bak: Haram, Mahrem)
Yakınlık sebebiyle, nikahı haram olan kadınlar (muharremat) Kur’anda şöyle beyan ediliyor:
“Nikahı helal olmayıp haram olan kadınlarla helal olanların beyanına başlanıyor. Şöyle ki: وَلاَ تَنْكِحُوا مَا نَكَحَ اٰبَٓاوُ۬ٔكُمْ مِنَ النِّسَٓاءِ اِلاَّ مَا قَدْ سَلَفَۜ ( 4:22 ) bir de atalarınızın yani baba ve dedelerinizin menkûhası olmuş bulunan kadınların ölmüş gitmiş olanlardan başka hiç birini nikah etmeyiniz, atanızın el sürdüğü kadına el sürmeyiniz.” Cahiliye ahalisi kadınlara veraset mes’elesinden de anlaşıldığı üzere babalarının zevcelerini tezevvüç ederlermiş. Bu âyet ile bu âdet-i şeni’a ale-l ıtlak nehyolunmuştur. Ve şayi’i bir adet-i cahiliye olduğundan dolayı diğer muharremattan evvel suret-i mahsusada zecredilmiştir. Binaenaleyh din-i İslâm’da ataların nikah-ı sahih ile sade akdedib el sürmedikleri veya nikah-ı fasid ile akd edib el sürdükleri, yahud bilâ-akid vadetmiş bulundukları kadınlardan hiç birini, oğulları, torunları nikahlayamazlar..”
(4:23) حُرِّمَتْ عَلَيْكُمْ Ey mü’minler! Size şunların nikahı haram kılındı:
اُمَّهَاتُكُمْ Analarınız, kendi anneleriniz, babanızın ve ananızın anaları ve onların anaları ilh nineleriniz. Ataların alet’ıtlak menkûhalarını nikah haram olunca anaların, ninelerin haram olduğu da evleviyetle anlaşılmış ise de ehemmiyetine binaen bilhassa tasrih edilmiştir.
2- وَبَنَاتُكُمْ kızlarınızı ki gerek bizzat kendi evladınız olan kızlar, gerek oğullarınız veya kızlarınızın kızları olan torunlarınız, gerekse torunların torunları ilh kızlar.
3- وَاَخَوَاتُكُمْ kız kardeşleriniz ki gerek ana baba bir, gerek baba bir, gerek ana bir bütün hemşireleriniz.
4- وَعَمَّاتُكُمْ ammeleriniz, yani babalarınızın, dedelerinizin hemşireleri olan alel’umum halalarınız, bibileriniz.
5- وَخَالاَتُكُمْ haleleriniz, yani analarınızın ve ninelerinizin hemşireleri olan büyük küçük alel’umum teyzeleriniz.
6- وَبَنَاتُ اْلاَخِ ve biraderinizin kızları, gerek evladı ve gerek torunu ilh... yeğenleriniz.
7- وَبَنَاتُ اْلاُخْتِ ve hemşirenizin kızları, kezalık alel’umum yeğenleriniz.
Buraya kadar beyan olunan yedi mahrem, neseb cihetinden olanlardır.
8- وَاُمَّهَاتُكُمُ الّٰت۪ٓى اَرْضَعْنَكُمْ sizi emzirmiş olan analarınız, yani süt ana-larınız ve nineleriniz ilh...
9- وَاَخَوَاتُكُمْ مِنَ الرَّضَاعَةِ radaan kız kardeşleriniz yani süt hemşireleriniz, zira süt emzirenlere ana, emenlere kardeş ıtlak edilmiş olması bunlarda neseb evsaf ve ahkâmının cereyanını istilzam eder. Süt analar, süt hemşireler bulununca süt babalar, süt kızları, süt halaları, süt teyzeler, süt birader ve kızları hep var demektir. Binaenaleyh radaan haram olanların da bu kıyas üzerine berveçh-i bâlâ yediye bâliğ olacağı ve bu ikisinin zikriyle mütebakisinden iktifa edildiği anlaşılır. Gerçi marız-ı beyanda sükût, hasr ifade ederse de delalet-i iltizamiye ile işaret mevcud olunca sükût mevzu-u bahs olamaz. Filvaki’ Aleyhissalatü Vesselâm Efendimiz bu işareti tavzih veya bu icmali beyan için كُلُّ مَا يُحْرَمُ مِنَ النَّسَبِ يُحْرَمُ مِنَ الرِّضَاعِ “Nesebden haram olanların hepsi, rada’dan haram olur”1 buyurmuştur. Binaenaleyh burada وَقِصْ عَلَيْهَا mealinde bir işaret ve îcaz bulunduğu ve bu suretle buraya kadar neseben yedi, radaan da yedi olmak üzere min-haysülmecmu’ on dört meharim ta’dad edilmiş olduğu unutulmamalıdır.
Buradan sonra da müsahereten harem olanlara geliyoruz:
15- وَاُمَّهَاتُ نِسَٓائِكُمْ Alel’ıtlak kadınlarınızın, yani gerek medhûlün-biha olsun ve gerek olmasın, menkûhalarınızın anaları, kayın analarınız ilh...
16- وَرَبَٓائِبُكُمُ الّٰت۪ى ف۪ى حُجُورِكُمْ مِنْ نِسَٓائِكُمُ الّٰت۪ى دَخَلْتُمْ بِهِنَّۘ dâhil olduğunuz kadınlarınızdan doğmuş rebibeleriniz, yani üvey kızlarınız ki,-ekseriyyet itibariyle- taht-ı terbiyenizdedirler.
فَاِنْ لَمْ تَكُونُوا دَخَلْتُمْ بِهِنَّ فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْكُمْۘ Bu surette kadınlarınıza dâhil olmuş değil iseniz rebibelerinizi nikahda size günah yoktur. Demek ki anaları vatı’ kızları haram kılar. Kızları mücerred nikah da anaları haram kılar.
17- وَحَلآَئِلُ اَبْنَٓائِكُمُ الَّذ۪ينَ مِنْ اَصْلاَبِكُمْۙ وَاَنْ sülblerinizden bizzat ve bilvasıta gelen oğullarınızın halileleri olan gelinleriniz ki, bütün torunların zevcelerine de şamildir. مِنْ اَصْلاَبِكُمْۙ kaydıyla üvey oğullardan ve oğulluklardan ihtiraz edilmiştir.
18- تَجْمَعُوا بَيْنَ اْلاُخْتَيْنِ iki hemşire beynini taht-ı nikahta cem’ etmeniz, kezalik biri erkek farz edildiği takdirde diğerine nikahı caiz olmayan iki kadının, meselâ bir kızla halasının veya teyzenin cem’i de iki hemşirenin cem’i gibi haramdır. Bunun için Aleyhissalatü Vesselâm meşhur bir hadisinde buyurmuştur ki:
لَاتُنْكَحُ الْمَرْاةُ عَلَى عَمَّتِهَا وَلَا عَلَى خَالَتِهَا وَلَاعَلَى ابْنَةِ اَخِيهَا وَعَلَى ابْنَةِاُخْتِهَا
“Bir kadın ne halasının ne teyzesinin, ne biraderzadesinin, ne hemşirezadesinin üzerine nikah olunmaz”2 اِلاَّ مَا قَدْ سَلَفَۜ Ancak mazide geçmiş olanlar müstesna, onlardan dolayı muahaze yoktur. Nitekim Yakub Aleyhisselâm’ın şeriatında vardı. اِنَّ اللّٰهَ كَانَ غَفُورًا رَح۪يمًۙا Ona Allah Gafur, Rahim bulunuyor. Fakat halen ve istikbalen bunlar memnu’ ve haramdırlar.” (E.T. 1321-1324)