3150- RÜŞVET رشوة : Haksız ve kanunsuz bir iş göndürmek gayesiyle vazifeli kimseye verilen para vesair menfaat.
Kur’an (2:188) âyetinde, rüşvetin memnuiyetine delalet vardır.
3151- “Rüşvet: lügatta bir şahsa gördüğü iş mukabilinde verilen ücret, ayak teri demektir. Örfde bir hacete, bir maksada bir ustalık suretiyle kavuşmak için verilen mal veya yapılan herhangi bir muameledir.
Rüşvet tabiri, reşa kelimesinden alınmıştır. Reşa ise, kendisiyle kuyudan su çıkarılan ip demektir. Rüşvet de bir maksadın husulüne sebeb olduğu için bu adı almıştır. Rüşvet, bir hakkı ibtale veya bir batılı terviç ve teşmiyete âlet olduğu cihetle haramdır, en büyük günahlardan sayılmıştır. Bunu irtikab edenler, Şâri-i Hakîm tarafından tel’in edilmişlerdir. Nitekim bir hadis-i şerifte: لَعَنَ اللَّهُ الرَّاشِى وَالْمُرْتَشِى فِى الْحُكْمِ buyurulmuştur.
Yani: “Bir hükmü ita ve istihsal hususunda rüşvet verene de, rüşvet alana da Allah Teala lanet etsin. Çünki bu, hakkı ibtale bir vesiledir.”1 Fakat bir hakka kavuşmak veya bir zulmü def etmek için verilen rüşvet, bunu vermeğe mecbur kalan hak sahibi için bir rüşvet-i menhiyye (haram olan rüşvet) değildir. Bunun mes’uliyeti bunu haksız yere satana raci’dir.
3152- Reşv: Rüşvet demektir. Rüşvet verene” raşi”, rüşvet alana “mürteşi”, rüşvet isteyene “müsterşi”, rüşvet almaya “irtişa”, rüşvet istemeğe “istirşa”, bir şahsa şerrini def’ için biraz mal vermeğe de “müraşat” denir. Müraşat, müsaade ve müsamaha manasını da ifade eder.
Rüşvete “musanaa” da denir. Hâkimlere verilen bir kısım hediyelere, bahşişlere de “minhat-ül hükkam” denir ki, bunlar da maksada bir nevi tasannu = kurnazlık suretiyle kavuşmağa sebeb olduğundan rüşvet hükmündedir.
Rüşvet, kadimden beri dinen nehy edilmiştir. Hatta Tevrat’ta da “Sakın rüşvet kabul etmeyiniz, çünkü rüşvet, hâkimlerin gözlerini hüküm hususunda kör eder.” diye yazılmıştır.” (H.İ. ci: 6, shf: 425)
3153- Bir hadis-i şerifte: اَلرَّاشِى وَالْمُرْتَشِى فِىالنَّارِ Yani “Rüşvet veren de, rüşvet alan da ateş içindedir. Yani: Cehennem’in ateşine müstehak bulunmaktadırlar.”2 buyurulur. (Hâkimin rüşvet ve hediye almasının haramiyeti: T.T. ci: 3, shf:106)