4078/2- ZENBİLLİ ALİ EFENDİ زنبيللى على أفندى : «Alaüddin Aliyy-ül Cemalî İbn-i Ahmed, Osmanlı şeyhülislâmları arasında pek mümtaz bir simadır. Esasen Karaman’lıdır. Cemalüddin-i Aksarayî neslindendir. Karaman’da Mevlana Hamza’dan ve sonra İstanbul’a gelerek Molla Hüsrev’den ve Bursa’da Hüsamzade’den ilim tahsil etmiştir. Anadolu’nun bir çok yerlerinde ve bilhassa Edirne’de, Amasya’da, Bursa’da müderris olmuş, Hi. 908 tarihinden itibaren de vefatına kadar Meşihat makamında bulunmuştur. Müsteftîleri bekletmemek için evinin penceresinden bir zenbil sarkıtır, sorulacak şeyler yazılarak bu zenbilin içine bırakılırdı. Bu sebebden kendisine “Zenbilli Ali Efendi” denilmiştir.

Ali Efendi Sultan Selim’in pek çok teveccühlerine mazhar bulunuyordu. İcab edince o dehşetli hükümdara bile hak ve hakikate riayeti tavsiyeden geri durmazdı. Zamanından itibaren müftülük makamı, vezaret ve kazaskerlik makamlarına takdim edilmişti. Pek fakih, fazıl olan Ali Efendi’nin ül Fetava, Edeb-ül Evsiya adında iki eseri vardır. Edeb-ül Evsiya’yı Mekke-i Mükerreme kadılığında cem’ etmiş. İkinci Sultan Bayezid’e ilm-i ahlâka dair bir eser yazmış olduğu da söylenmektedir. Hi. 932 tarihinde vefat etmiştir. Kabri İstanbul’da Zeyrek yokuşundadır.» (H.İ. ci:1 sh:507) (Bak: 3439.p.)

Yukarı Çık