789- EHVEN-ÜŞ ŞER اهون الشرّ : Ehven-i şerreyn de denir. İki şerli işin veya şeyin daha az zararlısı. Bu ve bununla alâkalı bir kaç kaide, H.İ.’nin Kavaid-i Külliye kısmında şöyle izah ediliyor:
«Madde 27: “İki fesad tearuz ettikde ehaffı irtikâb olunur.” Meselâ, etrafa sirayet etmesin diye harîk mahalline bitişik evler hedm edilir. Kezalik, batmaya yüz tutmuş bir geminin hamulesinden bir takımı denize atılır. Fakat tearuz eden iki fesad, mütesavi olunca; mübtela olan hangisini dilerse ihtiyar eder. Meselâ: Deniz içinde tutuşup söndürülmesi kabil olmayan bir gemide bulunan kimse, gemide durursa yanacağı, denize atılırsa boğulacağı muhakkak olsa, İmam-ı Azam’a göre muhtardır, dilerse gemide durur, dilerse kendisini denize atar.
Madde 28: “Ehven-i şerreyn ihtiyar olunur.” Yani: Bir kimse, iki şerden birini iltizam mecburiyetinde kalsa, bunlardan binnisbe hafif olanı ihtiyar eder.» (H.İ. ci:1 sh:282)
Bir âyette şöyle buyruluyor:
«(2:191)مِنْ حَيْثُ اَخْرَجُوكُمْ Ve sizi çıkardıkları yerden, yani Mekke’den onları çıkarın, vatanınızı onların elinden kurtarın. -Burada bir ihraç emri, emr-i temkinîdir. Bu va’d feth-i Mekke ile incaz buyurulmuştur. Gerçi katil hadd-i zatında fena bir şeydir, lâkin وَالْفِتْنَةُ اَشَدُّ مِنَ الْقَتْلِۚ fitne de katilden eşeddir, daha ağırdır.
-Katil insanı yalnız dünyadan çıkarır, fitne ise hem dinden hem dünyadan oldurur. Binaenaleyh fitneye tutulmaktan ise, o fitneyi çıkaranları öldürmek veya çıkardıkları fitneyi kendi başlarına yıkmak elbette yeğdir. “Ehven-i şerreyn ihtiyar olunur” kaidesi de bu gibi nususdan müstenbattır.» (E.T.695) (Bak: 1063.p.)
790- Hülasa «hayr-ı kesir için, şerr-i kalil kabul edilir. Eğer şerr-i kalil olmamak için hayr-ı kesiri intac eden bir şer terkedilse; o vakit, şerr-i kesir irtikâb edilmiş olur. Meselâ: Cihada asker sevketmekte elbette bazı cüz’î ve maddî ve bedenî zarar ve şer olur. Fakat o cihadda hayr-ı kesir var ki, İslâm küffarın istilasından kurtulur. Eğer o şerr-i kalil için cihad terkedilse, o vakit hayr-ı kesir gittikten sonra şerr-i kesir gelir. O ayn-ı zulümdür. Hem meselâ: Gangren olmuş ve kesilmesi lâzım gelen bir parmağın kesilmesi hayırdır, iyidir, halbuki zahiren bir şerdir. Parmak kesilmezse, el kesilir; şerr-i kesir olur.» (M.43)
Atıf notları:
-Bazı şerleri önlemek için ehven-üş şer kaidesiyle diyanet makamında kalmak, bak: 3145.p.
-Adalet-i nisbiye denen ehven-üş şer, bak: 527, 528,3613.p.lar.
-Siyasette ehven-üş şer namı altında işlenen zulüm, bak: 996.p.